Merhabalar,
Her zamanki gibi calismaya ve uretmeye devam cennetimizde. Kedi cocuklarim (ozellikle kiz) sabah bes sularinda uyandirinca gun oldukca erken baslamakta bizim icin. Gerci beni uyandirdiktan sonra uyuyor sipalar; keske onlar gibi uyurken ustlerine falan atlayabilsem diyorum bazen 😈
Gece gunduz arasi isi farkindan dolayi ciy yagmakta her gece. Hava nispeten sicakken gorulmuyordu ancak Balkanlara sonbahar gelmeye basladi bile. Bu sabah uyandigimda termometre 12 derece gosteriyordu disariyi ve tum bahce suyla yikanmiscasina islakti.
Neler yaptik dersek; nihayet buyuk boya isleri bitti (ari yuvalarinin oldugu alan haric)
Her ne kadar adini ben koymamis olsam da; kesinlikle adina layik bir zibidi oglum.
Bu alani onlar icin yaptim; kopekleri disarda, onlari icerde tutmak adina. Ev yol kenarinda oldugu, etrafta cok fazla kopek oldugu ve en kotusu bol miktarda ari oldugu icin kontrol altinda tutmak en iyisi; daha dogrusu mecburiyet. Sokaga cikma yasagi oldugu donemde Benek'in patisini ari soktugunda en uzun gecelerden birini yasamistim caresizlik icinde.
Ote yandan arilar hayat dongusu icin olmazsa olmaz (bacaklara dikkat) bu yuzden onlari uzaklastirmak icin zehir falan kullanamiyorum. Onun yerine cocuklara dikkat edip (ozellikle Haylaz kasla goz arasi kactiginda) onlari uzak tutmaya calisiyorum arilardan ve diger olasi tehditlerden.
Bu motifleri Turkiye'de iken hazirlamistim. Bir triskeles (pek cok anlami var) ve bir nilufer (o da anlam dolu) duvar icin hangisini ve hangi renk/renklerde kullanacagimi dusunuyorum simdi; sizce?
Dizim cok agriyor iki gundur. Bu yizden bugun evle, cocuklarla ve cennetimizin renkleri ile keyif yapmak niyetim.
Sevgi ve saglikla kalin,
Benek & Haylaz & Zeliha
Comments
Post a Comment